9 Haziran 2009 Salı

Askı Memnu Bölüm 35 özeti

Askı Memnu Bölüm 35

Behlül’ün kayboloşu tüm ev halkını perişan etmiştir. Öldü mü ölmedi mi şüphesi herkesi yiyip bitirmektedir. Elif de Adnan Bey’lerin evine gelmiştir. Adnan Bey hemen Rusya’ya doğru yola çıkar. Bihter, Behlül’ün odasında onun eşyalarıyla vakit geçirir. Bihter, herkesten daha soğukkanlı görünür.

Nihat, Behlül’ün son bir telefon konuşmasından sonra harekete geçtiğini aktarınca. Firdevs Hanım açısından bir soru işaretinin daha cevabı ortaya çıkmıştır.

İran’da yabancı bir uçağın indirildiği haberi gelir. Bulanın uçak değil, helikopter olup olmadığı şüphesi vardır. Bunun üzerine Adnan Bey Tahran’a doğru geçme kararı alır.

Ve sonunda beklenen haber gelir. Behlül’ün telefon ettiği ilk kişi Bihter’dir. Bihter onun sesini duyunca çok heyecanlanır. Aralarındaki kırgınlık unutulmuştur. Behlül’ü tamamen kaybedeceğini anlayan Bihter her şeyi unutmuştur.

Bihter bu haberi heyecanla bütün eve duyurur. O kadar heyecanlıdır ki, yerinde duramaz. Adnan’a ulaşamadığı için kendini aradığını söylerek Elif’te oluşması muhtemel şüpheleri de giderir. Bihter’in abartılı heyecanı ve mutluluğu iki kişi de şüphe uyandıracak ancak belli etmeyeceklerdi. Bu iki kişi Matmazel ve Firdevs Hanım’dır.

Behlül, Tahran’daki elçilik binasında amcası ve Nihat’la buluşur. Önce sevinen Adnan Bey, ardından Behlül’e düşüncesizliği nedeniyle çıkışır. Ardından dönmek için yasal prosedürlere başlarlar.

Behlül’ün dönüşü evde coşkuyla karşılanır. Herkes çok mutludur. Hemen o gece Behlül için bir geçmiş olsun yemeği yenilecektir. Bu yemekte Elif, olaydan sonra 1 yıllığına Paris’e gitme kararından vazgeçtiğini açıklar, bu haberi aldıktan sonra Behlül’ün yüzü düşer.

Bu arada Nihat ve Peyker evlerindedir. Nihat, Peyker’e Behlül’ün Azerbaycan’daki tuhaf davranışlarından söz eder. Sürekli telefonla konuştuğunu, ihtimal bir kadınla tartıştığını söyler. Nihat, Peyker’e Behlül’ün hayatında başka bir kadın olduğunu tahmin ettiğini belirtir. Bunun üzerine Peyker kafasındaki parçaları birleştirir. Haberin geldiği gece, Bihter’i, Behlül’ün odasında yakalamasını, arabalarını aynı kafenin önünde görüşününü, spor salonundaki karşılaşmayı… Böylece Firdevs Hanım ve Matmazel’den sonra o da Bihter ve Behlül arasında bir şey olduğundan şüphelenenler arasına katılmıştır.

Gece yemekten sonra Behlül çok yorgun olduğu gerekçesiyle Elif’e gitmez. Bihter’se Adnan yukarıya çıkarken aşağıdakilere bir şey söyleyeceği bahanesiyle iner. Behlül kendi odasına girdiğinde Bihter’le karşılaşır. Tutkuyla öpüşmeye başlarlar. Bütün kızgınlıklar unutulmuş, her şey yeniden başlamıştır. Bir anda odasının kapısı çalar. Behlül tedbirli davranıp kapıyı kilitlediği için Nihal odaya hemen giremez. Bihter, balkona saklanınca Behlül kapıyı açar. Nihal onu ne kadar sevdiğini söyleyerek yanağına öpücük kondurur. Behlül de kardeşçe bir öpücük kondurarak onu yollar.

Bihter ve Behlül’ün gözleri öylesine dönmüştür ki, balkonda öpüşmeye kaldıkları yerden devam ederler. Bu sırada bahçede olan Beşir bunu fark eder. Ancak karanlıkta Bihter’i seçemediği için Behlül’ün öpüştüğü kişinin Nihal olduğunu düşünür. Nihal’e, umutsuz bir aşkla bağlı olan Beşir üzüntüsünden olduğu yere çöküverir…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder